2017 Kış Mevsimi’nin en sürpriz takımı şüphesiz Galakticos. Şampiyonluk Ligi’ne yükselen Team ORORA’nın haklarını satın alarak ligde mücadele etme fırsatı bulan ekip, “herkesin herkesi yenebildiği” ilk haftalarda gayet iyi bir oyun sergilemesine rağmen mevsimin ortalarında belirli problemler yaşamıştı. Yine de takım iradesini son haftalarda Vadi’ye yansıtmayı başardı ve 17 puan toplayarak mevsim finallerine altıncı sıradan katılma hakkı elde etti.
İki yabancı veteran ve gençler ile dengeli bir ekip kurmayı hedefleyen takım, mevsim sonunda planlarının meyvelerini almaya başladı. K0u ve Soz Purefect gibi tecrübeli isimleri transfer ederek orman-orta koridor ikilisini sağlama alan GAL, üst koridora Brolia-Rare ikilisini getirmiş, alt koridorda ise tercihini Mean ve Revanche’tan yana kullanmıştı. Ardından mevsim ortasında Revanche ile yollar aryılmış, boşalan destek pozisyonuna ise bir başka genç yetenek Veux’u getirilmişti. Bu değişikliğin ardından sinerjiyi tekrar yakalayan Galakticos, GS ve DP karşısında aldığı galibiyetlerle mevsim finalleindeki yerini sağlamlaştırmıştı.
Savaş mı, harita görevi mi?
Galakticos’un makro oyunu ile ilgili belirtmemiz gereken ilk şey, takımın mevsim süresince bu konuda gösterdiği gelişim. Lig başında her takımın birçok problemi olmasından dolayı ne kadar iyi olduğu tam olarak anlaşılmasa da, Galakticos’un bazı konularda en az SuperMassive kadar iyi ve agresif olduğunu söylemek mümkün. Galakticos’un karşılaşma sürelerine baktığımızda ligin dördüncü haftasının ardından dramatik bir değişiklik yaşandığını görüyoruz. Yedi haftalık lig süresince sadece altı defa 40 dakikanın üzerinde maç çıkaran ekip, bu karşılaşmaların beşini kazanmayı başardı. Bu aslında takımın “oyun sonu” ekibi olduğunu göstermiyor. Aksine, istatistiklere baktığımızda oyun sonu performansı bakımından Galakticos’un ligin alt sıralarında olduğunu görüyoruz. Öte yandan ekibin 40+ dakikalı maçları bırakmamasının asıl nedeni mental olarak pes etmeyi sevmeyen hırslı yapıları.
Ekip şu anda ortalama oyun süresi olarak 33.1 dakika ile ligin ikinci sırasında yer alıyor. Dördüncü haftadan sonra ise takımın oynadığı karşılaşmaların çoğunun 30. dakikadan önce bittiğini gözlemliyoruz. Özellikle galibiyetsiz geçen beşinci haftanın ardından altıncı ve yedinci haftada dört adet -30 dakika galibiyeti alan GAL, hızlı ve agresif oynamayı çok seviyor.
Takımın bir diğer öne çıkan istatistiği ise skor-ölüm oranında ligde dördüncü olması. Alınan skor açısından ligde beşinci olmasına rağmen, Galakticos ölüm sayısında ligin üçüncüsü konumunda. Yani takım agresif olduğu kadar kontrollü oynamayı da başarabiliyor.
Sürekli savaş arayan ve buradan elde ettiği skorları altına dönüştürmeyi seven tarzı ile Galakticos’un karşılaşmalarının en kanlı geçen maçlar arasında yer aldığını belirtmemize gerek yok sanırım. 15. dakikada rakibi ile arasındaki fark -400 olan ekip, bu altın farkını skor ve harita görevlerindeki agresifliği ile kapatmaya çalışıyor. Ligin en iyi ormancılarından olan K0u’nun etkisi ise burada oldukça fazla. %61’lik ilk kan alma oranıyla Galakticos bu istatistikte HWA ile birinci sırayı paylaşıyor. Genel olarak ilk kuleyi çok geç alan takım, ilk üç kuleyi alma konusunda ligin sonuncusu. Göze çarpan en büyük eksiklik ise Galakticos’un kullandığı totem sayısı. Dakika başına sadece 3.02 totem koyan ekip, kaybettiği maçlarda da görüş sıkıntısını bolca çekti.
Oyuncular
Brolia [star rating=”3.5″] – Rare [star rating=”2.5″]
Üst koridoruna baktığımızda Galakticos’un aktif olarak iki oyuncu ile mücadele ettiğini görüyoruz. Ligin başlarında Brolia-Rare değişikliği daha sık yapılsa da, son haftalarda Brolia’nın performansı takım için çok daha faydalı olduğundan ötürü koç bu yönde karar almıştı. Her iki oyuncunun da elbette kendine has özellikleri var. Örneğin Rare, oynadığı 10 maçta %69.4 skor katkısı ile ligin lideri konumundayken, Brolia’nın 18 karşılaşmada sadece %54.5 skor katkısı yaptığını görüyoruz. Brolia en çok Nautilus, Maokai ve Poppy oynarken, Rare ise Shen, Maokai ve Fiora tercihlerinde bulundu.
Fakat 10. dakikada altın ve deneyim puanı farkına baktığımızda Rare-Brolia ikilisinin performansı çok daha net bir şekilde ortaya çıkıyor. 10. dakikada Rare ile rakibi arasında -352 altın farkı bulunurken, Brolia’da bu rakam -162 olarak öne çıkıyor. Aynı şekilde deneyim konusunda Rare rakibinden 525 puan geride kalırken, Brolia 159 puan geride kaldı. Bu rakamlar ise elbette oyuncuların minyon konusunda zayıf olmasından ötürü negatif olarak sonuçlandı.
Bir koridor oyuncusunun minyon konusunda erken oyunda geriye düşmesi anlaşılabilir. Zira herkes erken oyunu bu kadar etkili bir şekilde oynayamıyor. Burada sorgulanması gereken şey ise oyuncuların dakika başına biçtiği minyon sayısı. Rare ve Brolia, 6.2 ve 6.4 ile bu istatistikte ligin son sırasında. Yani oyuncular bir şekilde geriye düşüyor, fakat maç boyunca bu farkı kapatmak adına çok fazla şey yapamıyor. Aslında elbette bunda Galakticos’un oyun tarzının da etkisi bulunuyor. Her iki oyuncu da takımın mutlak tank görevini yerine getirdiği için, minyon konusunda geride olmaları bir derece kabul edilebilir.
Yine de bu istatistikler oyuncuların kötü olduğunu ortaya koymuyor. Galakticos’un ihtiyacı olan bir şekilde oyun tarzlarını şekillendiren Brolia ve Rare, genç yaşlarının da getirisiyle gelişime açık olmalarının avantajını da kullanıyor. Özellikle Brolia’nın son haftalardaki performansı ile büyük yol kat ettiğini belirtelim. K0u ile olan sinerjisi ve özellikle de Gragas oyunları, takımının galibiyetlerinde önemli bir rol oynadı.
K0u [star rating=”4.5″]
Galakticos’ta herkes galibiyet için elinden geleni yapıyor tabii ki. Fakat bu durum takımın yıldızının K0u olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Daha önce LCS tecrübesi de bulunan Koreli oyuncu, birçok EU CS ekibinde forma giymişti. GAL’a geldiğinden itibaren takımını sırtlayan K0u tam bir skor canavarı. Oynadığı maçlarda elde ettiği 124 skor ile bu konuda ligde ikinciliği Trix ile paylaşıyor. Onun bu kadar skoru kendinde toplaması ise Galakticos’un ne kadar ormancı ağırlıklı bir takım olduğunu ortaya koyuyor. 3.3 KDA ile ligdeki ormancılar arasında üçüncü sırada yer alan K0u, bu mevsim en çok Kha’Zix, Graves ve Lee Sin oynadı. Özellikle Graves ve Kha’zix ile harika performanslar çıkarırken, Lee ile sadece 1 maç kazanabildi.
Takımını sırtlayan K0u, 18 maça çıkan Obvious’un ardından skora yaptığı %77.6’lık katkı ile ligin ikinci sırasında yer alıyor. Erken oyunda agresif bir tarz sergileyen oyuncu, çoğunlukla üst koridoru kendi haline bırakıyor ve genellikle ya orta koridora, ya da alt koridora baskına gidiyor. Oyuncunun Veux ile orta koridora yaptığı baskınlar genellikle rakibi şaşırtıyor ve skor ile sonuçlanıyor. Eğer herhangi bir skor alamamışsa, oyunun 10. dakikasından itibaren haritanın alt kısmına yaptığı baskı ise GAL’ın alt koridor kulesini alması ile sonuçlanıyor.
%46’lık bir ilk kan alma oranına sahip olan K0u, bu alanda da ligdeki ormancılar arasında ikinciliği Trix ile paylaşıyor. Oyuncunun altın konusunda 10. dakikada rakipleri ile kafa kafaya ilerlediğini görsek de, deneyim puanında skor agresifliği bulunmasından ötürü geriye düşüyor. Örneğin 10. dakikada rakibinden ortalama 6.4 daha az minyon kesen K0u, bu alanda ligin son sırasında. Tüm bunlar bir yana, K0u’nun dakika başı ortalama 400 hasar çıkarması, kendisinin de takımının ana hasar kaynaklarından birisi olduğunu kanıtlıyor. Oyuncu, ormancılar arasında bu istatistikte birinci sırada yer alıyor. Evet, K0u takımından diğer ormancılara göre daha fazla kaynak talep ediyor, fakat çıkardığı hasar ile bunun karşılığını doğru bir şekilde vermeyi başarıyor.
Soz Purefect [star rating=”4″]
Galakticos’un orta koridorunda ise EU sahnesinde çokça tanınan Soz Purefect bulunuyor. CS takımlarında daha önce forma giyen oyuncu, K0u ile beraber Galakticos’un en önemli silahlarından birisi. Bununla birlikte Soz Purefect’in kusursuz bir mevsim geçirdiğini söylersek yanılmış oluruz. Öne çıkan istatistikleri arasında ise yaptığı 155 asist ve 3.9 KDA ile orta koridor oyuncularının arasında ikinci sırada yer alması bulunuyor. Soz Purefect’in bu mevsim en çok seçtiği şampiyonlar Ryze, Orianna ve Cassiopeia oldu.
%64.8 skor katkısı ile ligde orta koridorlar arasında dördüncü olan Soz Purefect, takımının ölümlerinin sadece %16.4’üne sahip. Yani Purefect, takımının en az ölen oyuncusu. Bu da tamamıyla güvenli oyun ve Galakticos’un ihtiyacı olan minyon temizleme görevini üstlenmesinden kaynaklanıyor.
10. dakikada rakipleri ile altın konusunda başa baş giden oyuncu, deneyim puanı konusunda da rakiplerinden geriye düşmüyor. Yine de Soz Purefect’in iyi bir erken oyun oyuncusu olmadığını belirtelim. 10. dakikada rakiplerine göre minyonda geriye düşüyor ve genel olarak dakikada başı biçilen minyon istatistiğinde de 8.5 ile ligin dördüncü sırasında yer alıyor.
Soz Purefect’in dakika başına ortalama 521 hasar ile orta koridorlar arasında ligin alt sıralarında yer aldığını görüyoruz. Buna rağmen takımının hasar yükünü üstlenen isim de yine kendisi. Galakticos’un kazandığı altının %24.8’i Purefect’te toplanırken, bu kaynağı etkili bir şekilde kullanmayı başarıyor.
Özellikle Ryze ile minyon biçme makinası gibi oynayan Soz Purefect en yüksek başarıyı Orianna ile yakaladı. Onunla oynadığı yedi karşılaşmanın sadece ikisini kaybeden oyuncu, kritik ultileri ile takım savaşlarına birçok kez yön vermeyi başardı. Kendisinden daha fazla sorumluluk alması beklense de Soz Purefect’in takımın ilk mevsimindeki başarısında arka planda kalan kahramanlardan birisi olduğunu söyleyebilirim.
Mean [star rating=”4″]
Galakticos’un kadrosundaki en ilginç oyuncu belki de Mean. Uzun bir süre Yükselme Ligi takımlarında mücadele eden, hatta sonradan Galatasaray Esports olan Victorious Ace ile ŞL’ye yükselme fırsatı yakalayan oyuncu, yetenekli olmasına rağmen ilk defa Galakticos’ta büyük bir fırsat yakaladı. Mevsim ortasında desteği değiştikten sonra daha etkili bir performans ortaya koyan Mean, mevsim boyunca en çok Ashe, Jhin ve Tristana ile oynadı. İlginç olan ise Mean’in metanın en güçlü nişancılarından olan Ashe ve Jhin ile oynadığı 12 karşılaşmada sadece üç galibiyet, Tristana ile oynadığı beş karşılaşmada dört galibiyet elde etmiş olması. Bunun nedenini de bir maç sonu röportajında açık açık belirten Mean, yetenek atışı kullanması gereken nişancıları oynayamadığını, bunun yerine otomatik saldırı yapan nişancıları tercih etmeye başlayacağını söylemişti. Dolayısıyla ligin son beş maçında Tristana ile oynaması, Mean için çok da sürpriz değil.
Mean için öncelerde en sık söylenen ifadelerden birisi oyuncunun mekanik olarak yetenekli olduğu, fakat pozisyon alma gibi daha temel konularda problem yaşadığıydı. Baktığımızda Mean’in nişancılar arasında en çok skor alan üçüncü oyuncu olmasına rağmen en çok ölen ikinci oyuncu olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla Mean’in 3.4 KDA ile ligin alt sıralarında oluşu oldukça doğal karşılanabilir. Bununla birlikte Yükselme Ligi’nde sergilediği hataların bir kısmından kurtulduğunu da ekleyelim.
%36 ilk kan alma oranı ile nişancılar arasında birinci olan Mean’in takımı için büyük bir önem taşıdığını söyleyebiliriz. Bu istatistiğin yüksek olmasında K0u’nun oyun tarzının da büyük bir etkisi var. Oyuncunun erken oyun aşamasının skora dayanması elbette istatistiklere de yansımış durumda. Altın konusunda 10. dakikada +98 ile ligde üçüncü sırada olan Mean, deneyim puanı konusunda ise -84 ile ligin son sıralarında bulunuyor.
Dakika başına şampiyonlara 468 hasar çıkaran Mean, takımının hasarının %23.4’üne sahip olmasına rağmen belki bir nebze korkak oynuyor, ya da savaşlarda yanlış pozisyon alıyor. Bunda oyuncunun yetenek odaklı nişancılarda başarısız olması bir etken olsa da, yeteneği ve potansiyeli bilinen Mean’in istikrarsızlığından ötürü bekleneni veremediğini söylersek yanılmış olmayız.
Öte yandan takımın son haftaki kritik galibiyetlerinde Mean’in en az K0u kadar çok iş yaptığını da belirtmek gerekiyor. Tristana tercihini makro oyuna çok iyi yediren Mean, aynı şekilde Kalista ile de harika performanslar çıkartmıştı. Zırh Deşme eşyalarını kullanan nişancıların yavaş yavaş metada gözden düşmesi en çok Mean’e yarayacaktır.
Veux [star rating=”3.5″]
Galakticos’a ligin ortasında dahil olan Veux ise yeteneğini ve potansiyelini göstererek kendisini kanıtlamış durumda. Mean ile sineri oluşturması biraz zaman almasına rağmen özellikle son haftalardaki Thresh oyunları, Veux’un takım için ne kadar değerli olduğunu bir kez daha gösterdi. Mevsim boyunca en çok Karma, Thresh ve Malzahar oynadı.
Galakticos ile 16 maça çıkan Veux, bu karşılaşmalarda takımının aldığı skorların %66.8’ine katkıda bulundu. Oyuncu, ayrıca 3.0 KDA ile ligin orta sıralarında bulunuyor. 10. dakikadaki altın miktarı bakımından rakiplerinden önde olan Veux, deneyim puanı farkında da ligin dördüncü destek oyuncusu.
Genel olarak koridor aşamasında Karma veya Malzahar ile Mean’e eşlik etmek zorunda kalan Veux’un değeri ise Thresh gibi haritada dolaşmayı seven şampiyonlarda ortaya çıkıyor. Özellikle K0u ile orta koridora yaptığı baskınlarda takımına avantaj sağlamayı başaran oyuncu, dakika başına koyduğu 1.16 totem ile ligin orta sıralarında yer alıyor.
KMF yolunda Galakticos
Son haftalardaki performansına baktığımızda Galakticos’un tıpkı 1907 Fenerbahçe Espor gibi bir çıkışta olduğunu gözlemleyebiliyoruz. Özellikle takım kompozisyonu kurma konusunda son maçlarda çok daha iyi işler çıkaran GAL, en büyük eksikliği oyununu çeşitlendirme konusunda görüyor.
Henüz takımın bu yeni versiyonunun zor durumlarda nasıl performans göstereceğine dair elimizde bir veri yok. Zira kaybettikleri HWA serisinin ilk maçında dahi takım için erken oyunda işler kötü gitmesine rağmen K0u-Soz Purefect-Brolia üçlüsü ile haritada skorlar toplayabilmiş ve bildikleri makro oyunu rakibe dikte etmeyi başarmışlardı.
Galakticos’un Çeyrek Final’de Oyunfor.Crew karşısında başarılı olması için yapması gereken ilk şey kesinlikle daha fazla totem kullanmak. Bunun dışında takımın oyun disiplinini bozmaması ve savaş aramak yerine daha fazla harita görevlerine odaklanması gerekiyor. Alt koridora tercih edilen nişancı ise tüm bunların gerçekleşmesinde çok daha büyük bir rol oynayacaktır. Zira Tristana’nın kule canavarı özelliği, Galakticos’un galibiyet serisindeki en önemli etmendi. Galakticos elbette Crew serisine daha zayıf takım algısı ile giriyor. Fakat oyuncuların kararlı ve odaklı bir şekilde performans gösterdiği senaryoda Galakticos’un Oyunfor.Crew’u yenmemesi için hiçbir neden bulunmuyor.
