League of Legends arenasına ismini kalıcı olarak yazdırmış kişilerin hikayelerini derlediğimiz serimizin bu haftaki ismi, SKT T1’ın efsane beşlisinden birisi olarak gösterilen Bae “Bang” Jun-sik.
İlk Adımlar
Bilinen hiçbir yazar, yazdığı ilk hikaye ile ünlü olmamıştır. Hiçbir şarkıcının ilk şarkısı hit olmamış, hiçbir yönetmenin ilk filmi yıllarca konuşulmamıştır. Belki Lumiere kardeşlerin filmi hariç ama konumuz bu değil. Konumuz, Sihirdar Vadisi’nin efsane nişancısı Bang’in kariyerinin başının başlı başına bir başarı hikayesi olmaması.
Ünlü nişancının Dünya şampiyonluğuna ulaşan hikayesi, Najin White Shield ile başladı. 2012 yılında, henüz 16 yaşındayken bu yolculuğa başlayan Bang, tek başına değildi. İleride yeniden yollarının kesişeceği, profesyonel arenaya girmeden önce de arkadaşı olan Lee “Wolf” Jae-wan, Najin’de onunla birlikteydi.
GIGABYTE StarWar League’de yarı final oynamak dışında bir başarı yakalayamayan Bang, Xenics Blast isimli başka bir takıma geçiş yaptı. Burada kısa bir süre BangBang ismi ile mücadele etti fakat yine bir başarı yakalayamadan Xenics’ten ayrıldı. Ayrıca isim değişikliğinin ne kadar yanlış bir karar olduğunu fark edip arenada Bang ismini kullanmaya geri döndü. Çok şükür.
Peki, profesyonel oyunculuktaki ilk yılını eli boş geçirdikten sonra nasıl yükseldi bu adam? Nasıl Vadi’nin en büyük isimlerinden birisi haline geldi? Eski dostuyla buluşarak tabii ki.
Koşmak ve Fırsatı Yakalamak
2013 Worlds finali oynanalı birkaç gün olmuştu ve League of Legends’ın yeni bir şampiyonu vardı. Olağanüstü yetenekli bir orta koridorun etrafında kurulan SKT T1 isimli Kore takımı, 2013 Dünya Şampiyonu olmuştu. Şampiyonluğu yaşadıktan sonra da kendi kendilerine “Dünya Şampiyonu olduğuma göre artık Bang’i alabiliriz. Artık ona layığız değil mi?” dediler. En azından Bang direk as takımda başlasaydı böyle dediklerini düşünürdüm.
Tabii ki o ana kadar elle tutulur bir başarı gösterememiş oyuncuyu takıma almadılar fakat bir şans vermek istediler. O sıralar SKT T1 1 olan ve ileride SKT T1 S’e dönüşecek olan kardeş takım projesinde yer aldı zamanının toy nişancısı. Burada eski arkadaşı Wolf, ileride as takımda beraber oynayacakları MaRin ve Faker’ın yedeği olacak Eazyhoon ile birlikte oynama fırsatı buldu.
Takımda adından bolca söz ettirmese bile koçun gözünü doldurmayı başardı. Böylece hikayenin “Beklenmedik Fırsat” kısmında öne adım atma şansı olacaktı.
Önüne çıkanı ezip geçen, durdurulamaz bir kasırga gibi gözüken SKT T1, 2014 sezonu boyunca daha çok hafif bir meltem esintisine benziyordu. İki mevsimdir ligi silip süpüren Impact, Bengi, Faker, Piglet ve PoohManDu, 2014 yılında Worlds’e bile katılamamıştı. Durum böyle olunca yönetim kurulu silkelenmeye karar verdi.
Impact, Piglet ve PoohManDu ile yollar ayrıldı. Yerlerine MaRin, Bang ve Wolf geldi. Böylece Bae Jun-sik, kariyerinin en güzel yıllarına geçiş yapmış oldu.
Tepeye Oynamak
Tarih 2015 yılını işaret ettiğinde kader, bu haftaki özel içeriğimiz için bir konu verdi bize. SKT T1, 2015’te muhteşem bir performans sergileyip Worlds biletini bir sene aradan sonra yeniden cebine koymayı başardı. Bang’in ilk Worlds deneyimi başlamıştı. Kendini tam olarak kanıtlamak için eline bir fırsat geçmişti ve bu fırsatı çok iyi değerlendirdi.
Grup aşamasını 6-0 bitirdi. Playofflar geldiğinde çeyrek ve yarı finali 3-0 ile geçtiler. Finalde ise KOO Tigers ile karşılaşıp 3-1’lik bir skor ile takımın ikinci, Bang’in ilk şampiyonluğunu kazandılar.
Eveti böyle anlatınca çok bir şey yokmuş gibi gözüküyor. Geldiler, gördüler ve yendiler. Basit ama basit olduğu için küçük ve önemli bir ayrıntının gözünüzden kaçmasına izin vermeyin. SKT T1 ve tabii ki Bang, turnuva boyunca sadece bir maç kaybettiler. Bu, eşi benzeri görülmemiş bir dominasyondu. Ayrıca tabii ki çok ayrıntıya girmiyorum çünkü çoğu şeyi kkOma ve Bengi yazılarında anlattım. Tekrara düşmek istemiyorum. Daha ileride Wolf, MaRin ve Faker yazıları var.
SKT ve Bang, 2016’ya hızlı bir başlangıç yaptı. Ara sezonu üçüncü sırada bitirip playofflar sonucunda mevsim şampiyonluğunu elde ettikten sonra MSI’ın yolunu tuttu. Grup aşamasını 6 zafer, 4 mağlubiyet ile tamamladıktan sonra playofflara kaldı ve tarihinin ilk MSI şampiyonluğunu kazandı.
Bu şampiyonluğun anlamı, göründüğünden daha büyüktü çünkü SKT hanedanlığı kavramını oluşturan başarıydı bu. Önce 2015 Dünya Şampiyonluğu, ardından 2016 Ara Sezon Turnuvası şampiyonluğu. League of Legends’ın en prestijli iki ödülünü üst üste kazanmışlardı. Daha ne yapacaklardı? 2016 Dünya Şampiyonu mu olacaklardı? Yok daha neler!
Harbiden Oldular Ya!
Eğer bir konuda ortalama bir bireyseniz, başka insanların yaşadığı ciddi başarılar pek rahatsız edici değildir. Ortada onlar için sadece güzel bir başarı hikayesi vardır. Örnek istiyorsanız çok uzağa bakmanıza gerek yok. Ben varım. Başarısız bir oyuncuyum. Ne kadar çalışırsam çalışayım Dünya Şampiyonluğu benim için sadece düşlerimde gerçek. Bu yüzden oturdum ve o adamların hikayelerini yazıyorum. Peki gerçekten kazanma şansı olan diğer adamlar?
Eğer bir konuda ortalama üstü, başarı şansı yüksek bir bireyseniz başka insanların yaşadığı ciddi başarılar sizin gözünüze batar. Orada siz olabilirdiniz, efsaneyi siz yazabilirdiniz, hükümdar siz olabilirdiniz fakat değilsiniz. Bir başkası veya başkaları tarih yazıyor ve siz orada öylece izliyorsunuz. O sırada SKT T1’ı izleyen çoğu yetenekli esporcu böyle düşünüyordu diye tahmin ediyorum.
Önce yılın en iyisi olduklarını söylediler, sonra sezon arasında bunu hatırlattılar ve sonraki yıl yeniden en iyisi olduklarını söylediler. Bu takım belki yalpaladı, belki eskisi kadar iyi olmadıklarının sinyallerini gösterdi fakat hep yaptıklarını yine yaptılar. Şampiyon oldular. Hem de sadece Worlds 2016’da değil ardından gelen MSI turnuvasında da. League of Legends’ın en perstijli iki ödülünü arka arkaya 4 defa aldılar. İşte bu, SKT hükümdarlığının ilanıydı ve bu hükümdarlık sürerken Bang hep oradaydı.
Hikaye anlatımlarında doruk noktasına climax denir. Bang, kendi hikayesinin climaxini yaşıyordu ve her doruk noktasından sonra olan şey Bang’e de oldu. Düşüşe geçti.
Çöküş ve Ayrılık
2017 MSI şampiyonluğunun ardından SKT T1 hype treni giderek yavaşlamaya başladı. 2017 LCK yaz mevsimini dördüncü sırada bitirip playofflar sonrasında 2017 Worlds turnuvasına katılma hakkı kazandılar.
Yalpaladılar, haraslandılar fakat öyle ya da böyle finale kadar gelmeyi başardılar. Karşılarında oldukça sinirli bir beşli vardı çünkü bu beşli, geçtiğim sene Worlds finalinde SKT tarafından 3-2’lik bir skor ile elenmişti. Gözlerinde intikam ateşini gördüğün insanlarla nasıl kavga edebilirsin ki? Edemediler ve Samsung Galaxy, SKT T1 hanedanlığını batıran takım olarak tarihe geçti.
Bütün bunlar tabii ki sinirsel bir çöküşü de beraberinde getirdi. Hayatı kazanmaktan ibaret olan insanlar kaybetme ile tanıştıklarında afallarlar. Bang, kaybetmeyi unutmuştu.
Sonrasında ise düşüşler başladı. Her mevsim daha kötü bir sıralama yaptı. 2018 yaz mevsimini yedinci sırada bitirip bölge elemelerinde Gen.G’ye elenerek Worlds biletini kaybettikten sonra Bang için elveda deme zamanı geldi.
Tarih 2018 Kasım’ını gösterdiğinde, neredeyse beş yıldır SKT bünyesinde oynayan Bang, arkadaşı Wolf ile birlikte takımdan ayrıldı. Böylece Faker’dan sonra, Wolf ile birlikte SKT için en uzun süre oynayan ikinci oyuncu oldu.
Takımından ve eski dostundan ayrılan Bang’in rotası Amerika’yı gösterdi. 100 Thieves takımına nişancı olarak katılan Bang, mevsimi son sırada tamamladı. Bir mevsim daha 100 Thieves ile oynayıp sekizinci sıraya oturan deneyimli oyuncu şu anda hala LCS’te Evil Geniuses takımında as nişancı olarak oynuyor.
Bang, nişancı ne demektir sorusuna cevap bir isimdi. Yıllar boyunca kendini SKT’ye adadı ve bu sayede bir daha görülmesi zor başarılara imza attı. Acaba önümüzdeki yıllarda kendisinin yeniden yükselişini görebilecek miyiz?
