Oyun dünyasında kullanılan bazı terimleri açıklayıp oyunların mekaniklerine, hikaye anlatımlarına ve iç dünyalarına değineceğimiz bu serimizin ilk konuğu Roguelike ve Roguelite oyunlar olacak.
Bu oyun türünün ne olduğunu açıklamaya başlamadan önce terimlerin anlamlarını öğrenelim. Rogue aslınad 1980 yılında çıkmış bir bilgisayar oyunu. Sahip olduğu özel sistemi sayesinde başlı başına bir tür olup bu türe ismini vermeyi başarmış bir yapım. Roguelike ise eğer yeterli İngilizce bilginiz varsa anlayabileceğiniz gibi “Rogue Benzeri” demek. Yani mekanik olarak o oyunun mekaniğini temell almış oyunlar. Roguelite ise biraz daha hafifletilmiş Rogue tarzı oyunlar için kullanılan bir terim. Bize, büyük abisi kadar kırıcı davranmayan oyunlardır kendileri. Yazının ilerisinde neden bahsettiğimi anlayacaksınız.
Roguelike Nedir?
Bahsettiğim gibi, 1980 yılında çıkmış bir bilgisayar oyunun başlattığı akımın ismidir Roguelike. Oyuncuya bir karakter gelişimi yerine hiçbir zaman bir önceki ile aynı oyunu oynatmamayı vadeden bir türdür. Peki bunu nasıl yapar?
Bu tarz oyunlar size ölüm sonrası bir geri dönüş şansı vermez. Eğer karakteriniz hayatını kaybederse oyundaki veya bölümdeki tüm ilerlemeniz kaybolur. Yeniden birinci bölümden veya bölümün en başından başlamanız gerekir. Yani bir kayıt mekanizması barındırmaz içerisinde.
Ayrıca topladığınız bütün eşyalar ve güçlendirmeler de sonsuzluğa karışır. Oyuna baştan başladığınızda elinizde kalan tek şey gelişen oyunculuk yeteneğiniz ve alışkanlığınız oluyor.
Her seferinde baştan başlatan bir oyun oldukça çabuk sıkar. Bu yüzden Roguelike oyunlarda bölümler her oynadığınızda baştan tasarlanır. Zindan yapısı, harita, güçlendirmelerin ve yaratıkların dağılımı, bunların hepsi her oynayışınızda rastgele olarak düzenlenir. Böylece hiçbir zaman aynı oyunu oynamazsınız.
İstisnaları bulunsa da genellikle açık dünya şeklinde oluşturulmayan bu oyunlardaki güçlendirmelerin ne işe yaradığını anlamak için o güçlendirmeyi kullanmanız gerekir. Mesela The Binding of Isaac’den bir örnek verelim. Oyunda rastgele olarak farklı renkte haplar buluyorsunuz. Bu hapların sağladığı etki her tur değişiyor yani ilk oynayışınızda kullandığınız sarı hap hızınızı arttırırken sonraki oyunda aynı hap canınızı yakabilir.
Bu tarz oyunlar genellikle sizin elinizden tutmaz. Demek istediğim şu ki sizi bir ormana bırakır ve avlanarak karnınızı doyurmanızı ister. Nereye gitmeniz veya nasıl oynamanız gerektiğini sizin bulmanız gerekir. Ayrıca olayın içine şans faktörünü de sıkıştırır. Rastgele yaratılan bölümler aynı zamanda oyunun zorluğuna da etki eder çünkü.
Peki bu türün küçük kardeşinin ne gibi farkları var?
Roguelite Nedir?
Roguelite oyunlar genel olarak geliştiricilerin sizden daha az nefret ettiği yapımlar olarak tanımlanabilir. Az önce bahsettiğimiz özelliklerin birçoğuna sahip olan bu tür, bizi ölüm karşısında tamamen çaresiz bırakmaz.
Roguelite yapımlarda ölürseniz kaydettiğiniz ilerlemenin bir kısmını elinizde tutmanıza izin verir oyun. Bu ilerleme zindandan topladığınız bir eşya, bir yetenek veya oyunun kullanığı para birimi olabilir. Böylece oyunu her oynayışınızda daha da kolaylaştırır.
Bunun dışında Roguelite yapımların çoğu özelliği, Roguelike’lar ile aynıdır. Tabii ki günümüzde oyun türleri birbirleri ile keskin kalıplar ile ayrılmıyor. Bir oyun, bir türün bazı özelliklerine sahip olup o türe ait olmayabilir veya birden fazla türün özelliklerini içerisinde barındırabilir. Bu yüzden her Roguelike veya Roguelite oyun bahsettiğimiz her özelliğe sahip olmayabilir.
İlk bölümden bu kadar. Eğer bu tarz oyunlar ilginizi çektiyse şu listeden, önerdiğimiz 6 oyuna göz atabilirsiniz.
